Başımıza Gelen Her Şey Kader Mi?

Başımıza Gelen Her Şey Kader Mi?

Başımıza Gelen Her Şey Kader Mi?

Başımıza Gelen Her Şey Kader Mi? Sorusuna Cevaben Gel Kaderini Temizle…

Eminim başlığa baktığında bu nasıl bir söylemdir dedin. İtiraf edeyim ilk başlığı attığımda bende aynı şeyi düşündüm. Birçoğumuz ömrümüz boyunca yaşadığımız çeşitli olaylara “Kader” dedik. Tabii ki bunların içinde kader olanlarda yok değildi. Ancak çocukluk döneminde öğrenilmiş çaresizlikler bazen gereksiz kabullenmeleri de hayatımıza dahil etti. Bazı zamanlarda yaşadığımız sorunları veya tekrar eden olayları hep kaderin bir oyunu olarak gördük.

Anlam veremediğimiz olaylara da hep kader deyip geçtik. Oysaki her şey kader değildi. İnsan kendine seçtiği kaderi yaşardı. Elbette yaratanın yazdığı bir ömür ve hayat akışı var. Bu ömür ve hayat akışında verilecek kararlar ve akışı belirleyen bizleriz. Bir senaryo yazıyor ve o senaryoyu bıkıp usanmadan oynuyoruz. Örnek teşkil etmesi için geçen yıl bir danışanımla yapmış olduğumuz çalışmadan örnek vereceğim. Bu ve benzeri olayları birçok insan yaşamakla beraber nedenini de bilmemekte.

Başımıza Gelen Her Şey Kader Mi?

Başımıza gelen her şey kader mi? diye soruşturmadan kaderine kabullenen bir danışanımdan bahsetmek istiyorum. 55 Yaşında iki çocuk annesi olan bir hanımefendi ile çalışmalara başladık. Sorunu çeşitli uzmanlarla çalışmış olmasına rağmen veremediği kilolarıydı. Adı ülkemizde her kesim tarafından bilinen ne kadar uzman varsa hepsinin kapısını aşındırmış. Hep aynı moralle çalışmalara başlamış. Bir ay iki kilo veriyor sonraki ay üç kilo geri alıyormuş. Başka bir programla tekrar birkaç kilo veriyor, sonrasında verdiği kiloların daha fazlası geri dönüyormuş. Yapılan tüm tahliller sonrasında uygulanan programlardan istediği başarıyı elde edememiş. Oldukça yüksek meblağlarda para harcamasına rağmen elde edemediği sonuç içinde ayrıca üzülüyordu. İnsan bu kadar uğraş verirde nasıl kilo veremez diyor, artık kilo verebileceğine dair ümitlerinin de tükenmek üzere olduğunu söylüyordu.  

“Güzellik Başa Bela!”

İlk seansımızı yaptıktan sonra bizde benzer bir program dâhilinde çalışmamıza başladık. Bir zaman önceki çalışmalarda elde ettiği sonuçları elde ettik. Kilo veriyor sonrasında tekrar geri alıyordu. Beşinci seansa geldiğimizde gençlik yıllarını konuşuyorduk. Çok güzel genç bir kız olduğunu görenlerin gözlerini alamadıklarını söylüyordu. Ama güzellik başa bela demekten de geri kalmıyordu.

“Ülkedeki birçok uzmanla çalışmış neredeyse tüm yolları denemiş birine aynı programları uygulayarak başarıya ulaşamazsınız.”

Danışanım bu söylemlerde bulunurken bende kendi içimden bir şey yakalamak üzere olduğumu düşünüyordum.

“Mutlaka yaşanan her sorunun altında görünenden farklı nedenler vardır.”

Önemli olan bu nedenleri görebilmektir. Gerçek nedeni bulduğunuzda çözüm kendiliğinden gelecektir. Ülkedeki birçok uzmanla çalışmış neredeyse tüm yolları denemiş birine aynı programları uygulayarak başarıya ulaşamazsınız. Mutlaka gözden kaçan bir şey vardır. O gözden kaçanda bizim çıkış yolumuz olacaktı.

Üniversite yıllarında çok güzel genç bir kız olan danışanım çevresinde kendine ilgi duyan ve farklı niyetlerle yaklaşmaya çalışan erkeklerden bunalmış. Sürekli cinsel tacize uğramak kendisini olabildiğine rahatsız ediyormuş. Bir zaman sonra insanlarla iletişimi kesmek ve kendi dünyasında yaşamak durumunda kalmış. Ama karşı cins buna da müsaade etmiyormuş. Nerede olursa olsun mutlaka kendisini buluyor ve tacizlerine devam ediyorlarmış.

Bir gün yine üniversiteyken ders saatini beklemek için ücra bir köşeye çekilerek bankın birine oturmuş. Bir süre oturduktan sonra az ilerideki bir bankta oturan kilolu bir kıza gözü ilişmiş. Çevresinde kimsenin olmaması dikkatini çekmiş. İçinden “oh ne güzel onu rahatsız eden kimse yok” demiş. Daha sonra kilolu olmasından dolayı kimsenin o kızı rahatsız etmediği fikrine kapılmış. Ve kendine “Eğer bende kilolu olursam kimse beni taciz etmez mutlu sakin bir hayat yaşarım” demiş.

Banktan kalktıktan sonrada bu söylemi unutmuş. Ancak aradan yıllar geçtikçe farkına varamadığı ve önüne geçemediği bir hızlı kilo alım süreci başlamış. Daha üniversite bitmeden kilolu yüzüne kimsenin bakmadığı genç bir kız olmuş. Yıllar yılları kovalamış ve aldığı kilolar yüzünden obez bir kadın olmanın önüne geçememiş. Artık kilo vermeye çalışıyor ama üzerine yapışan bu kilolardan kurtulmanın bir yolunu bulamıyordu. Aslında hayat bittiği dediğin yerde başlar... Başımıza gelen her şey kader mi? sorusuna “hayır, bunu değiştirmek sizin elinizde” diyerek cevaplamış oluyoruz aslında. 

“Sohbet ederek kilo verdik.”

Yaptığımız seansta yakaladığımız bu ayrıntı bundan sonraki süreçte çok işimize yaradı. Sorunda çözümde belliydi. Geçmişte sürekli uğradığı tacizlerden kurtulmanın yolu olarak kilolu olmayı seçen danışanım bunu başarmış ve hayatını bir obez olarak sürdürüyordu. Sorun belliyse çözümde bellidir. Yaptığımız uygulamalar sonrasında dört ayda 22 kilo veren danışanım artık hayatı ve bedenini seven biri olmuştu. Kendisine bu kiloları nasıl veriyorsun diye soranlara cevabı “Fırat hocamla sohbet ediyoruz.” Oluyordu.

“Her insan kendine bir kader yazar ve sonrasında o kadere katlanmak durumunda kalır.”

Her insan kendine bir kader yazar ve sonrasında o kadere katlanmak durumunda kalır. Bazı şanslı olanlar yaşadıkları sorunların gerçek nedenini bulur ve hayatlarının kalan kısmını daha güzel yaşar. Bazıları ise “Kader böyleymiş” demeye devam eder. Bizlerde bazen farkında olmadan kendimize çeşitli kodlamalar yapıyoruz. İstersek bu kodları değiştirebiliriz. İnsan isterse kaderini temizler ve daha güzel bir hayat yaşar.

Bu konunun en güzel örneklerini “Kaderle Randevu” kitabımda anlattım. Sende kaderine baş eğmeden kaderini temizle!

Diğer Makaleler

Menü